FİLMLER 2015

MOMMY
Yönetmen:Xavier Dolan
Diane Després üç yıl önce kocasını kaybetmiş, tek oğluyla hayatta ayakları üstünde duran 48 yaşında bir kadındır. Sadece geçinebilecekleri kadar parayı kazanabilmek için elinden geleni yapan Diane, 15 yaşındaki oğlu Steve'in hiperaktivite ve dikkat bozukluğu hastalığı nedeniyle çok zor zamanlar geçirmeye başlar. Kocasını kaybetmesinin ardından oğlu Steve'i rehabilitasyon merkezine götürür. Ancak Steve burada yangın çıkarmak ya da başka bir hastayı yaralamaya kadar varan şiddet olaylarına başvurunca merkezle ilişiği kesilir. Görevliler Diane'e iki seçenek sunmuştur. Oğluna ya kendisi bakacak ya da ıslahevine gönderecektir. İkinci seçenek Diane için imkansızdır ve bu nedenle çocuğuna tek başına bakması gerekecektir...
Senaristliğini ve yönetmenliğini genç ve üretken sinemacı Xavier Dolan’ın üstlendiği dram türündeki filmin oyuncu kadrosunda ise Anne Dorval, Antoine-Olivier Pilon ve Suzanne Clément bulunuyor.
..............................................................................................................................................
KAYIP KIZ
Yönetmen:David Fincher

Amerika'nın Missouri eyaletlerinden birinde sıcak bir yaz sabahı, Nick ve Amy evliliklerinin beşinci yıl dönümünü kutlamaya hazırlanmaktadırlar. Fakat o gün Amy aniden ortadan kaybolur. Geri dönmeyince, polisin gözünde kocası Nick tüm şüpheleri üzerine çeker. Nick'in ise kafası karışmıştır zira Amy'ye ne olduğuna dair hiçbir fikri yoktur ama bir anda kendisini Amy'nin ailesinin haızlradığı bir yardım operasyonu içerisind epiyon olarak bulur! Nick masum olduğu konusunda ısrar etse de üstündeki şüpheleri tamamen yok edemez. Amy'nin hayatta olup olmadığı ise büyük bir muammadır...
Yapımcılarından birinin güzel oyuncu Reese Witherspoon olduğu filmin yönetmen koltuğunda David Fincher oturuyor. Başrollerde ise Ben Affleck ve Rosamund Pike bulunuyor.
.....................................................................................................
KÖRLÜK
Yönetmen:Eskil Vogt
Ingrid ve Morten evliliklerini sessiz sakin bir şekilde sürdürmektedir. Yazarlık yapmakta olan Ingrid, görme yetisini kaybeder ve onun için yeni bir hayat başlar. Kör olmasıyla birlikte seslere olan hassasiyeti artar ve bundan keyif alır. Doğanın sesini dinlemek, hatta araba sesi ya da radyo sesleri dahi günlük hayatın melodisi gibi gelmektedir. Ancak yanlarına taşınan yeni komşuları zamanla Ingrid'i tedirgin etmeye başlar. Başta her şey güzel gitse de Ingrid, Einar ve Elin'in uhaf olduklarını düşünmekten kendini alamaz. Sesler içerisinde akıp giden zamanda Ingrid, hayal ve gerçeği ayırt etmeye çalışır ve bu sırada akli dengesini de korumak için büyük çaba sarfeder. Gerilimli olduğu kadar mizahı da elinden bırakmayan hikayenin yönetmen koltuğunda Norveçli yönetmen Eskil Vogt bulunuyor.
...................................................................................................
AKLIMI OYNATACAĞIM
Yönetmen:Pedro Almodovar
Meksika'ya gitmekte olan bir uçağın iniş takımları açılmamaktadır kalkış yaptığı noktaya dönmek isteyen uçağın ise bir müddet havada kalarak yakıtını bitirmesi gerekmektedir, bunu yolculardan saklamaya çalışan hostesler büyük bir çaba içerisinde olmasına rağmen , yolcular durumu öğrenir ve hayatlarındaki son saatleri geçirmekte olabileceklerini farkederler. Ölüm çok yakınlarındadır ve bu gerçek yolcuların çenesine vurur! Yaşamda artık saklayacak hiçbir şeyleri kalmadığından en gizli sırlarını, sakladıkları yönlerini birbirlerine tek tek anlatmaya başlarlar…Ünlü İspanyol yönetmen Pedro Almodovar'ın uzun bir aradan sonra komedi türünde çektiği bu tamamı bir uçakta geçen son film, bir grup uçak yolcusunun ölüme yaklaşmaları ve böylece bilinmezlerini diğerlerine anlatmaya başlamaları üzerinden ilerliyor.
............................................................................................................
Mr.TURNER
Yönetmen:Mike Leigh
Manzara ve doğa olaylarını resmettiği yağlıboya ve suluboya tablolarıyla tanınan, Romantizm akımının en önde gelen sanatçılarından biri olarak kabul edilen, aynı zamanda Empresyonizm akımının da öncülerinden olan İngiliz ressam J.M.W. Turner'ın hayatı ilk defa bu kadar detaylı bir biçimde beyazperdeye taşınıyor!
Yaşadığı dönemde, hayatı en çok merak edilen sanatçılardan biri olan 19. yüzyılın en sevilen ressamlarından biri olan Turner'ın yapmış olduğu seyahatleri, sanatının içeriğini, sosyal çevresini ve aşk hayatını perdeye taşıyan film; ünlü ressamın hayatının son 25 yılını konu alıyor.
Londra'da dönemin sanat dünyasını da gözler önüne seren film, Turner'ın yaşlı babası, birlikte yaşadığı hizmetçisi, metresi ve iki yetişkin kızı ile olan ilişkisini ön plana alıyor.
İngiliz yönetmen Mike Leigh'in senaryosunu yazıp yönetmenliğini yaptığı filmin başrollerini Timothy Spall, Roger Ashton-Griffiths ve Tom Wlaschiha paylaşıyor.
.....................................................................................................
İNSANLARI SEYREDEN GÜVERCİN
Yönetmen:Roy Andersson
Sam ve Jonathan ellerinde bavullarıyla insanlara onları eğlendirecek ürünler satmaya çalışan iki gezgin satıcıdır. Satmaya çalıştıkları ürünler vampir dişleri ya da canavar maskeleri gibi klasikleşmiş oyuncaklardan oluşmaktadır. Ancak ironik bir şekilde aslında ne Sam ne de Jonathan mutludur. İşleri ise çok da parlak değildir. Zira ikisi de satış konusunda pek becerikli değildir, üstüne yalan söylemek konusunda da başarılı değildirler. İnsanları bu eğlenceli ürünleri almak için ikna etmenin yollarını aramaya devam ederler. Artık biraz daha süslü laflar bulup kapı kapı dolaşmayı deneyeceklerdir, bu esnada da çevrelerinde tuhaf şeyler yaşanmaya başlar.
İsveç sinemasının öncü isimlerinden olan Roy Andersson’un senaryosunu yazıp yönetmenliğini üstlendiği filmin başlıca rollerinde Holger Andersson, Nils Westblom, Charlotta Larsson yer alıyor.
....................................................................................................
MEYDAN
Yönetmen:Sergei Loznitsa

Sergei Loznitsa imzalı belgesel, 2013-2014 kışında Ukrayna'nın Kiev şehrinde başlayan sivil hareketi konu ediniyor. Film devrimin başlangıç aşamasındaki sakin dönemlerinden protestocular ve şiddet kullanan polis arasındaki kanlı çatışmalara kadar gelişen süreci, tüm yanlarıyla ele alıyor.




..................................................................................................
PARİS MANHATTEN
Yönetmen: 
Nev-i şahsına münhasır sinemacı Woody Allen'a takıntılı olan bir eczacı düşünün. Alice, Allen'ın tüm filmleri ezbere bildiği yetmezmiş gibi, yönetmenin kendisini de kafaya takmış haldedir. Bir gün 'şans eseri' Victor adında orta yaşlı bir adamla tanışır ve Vicyor'ın hayatında hiç Woody Allen filmi seyretmediğini öğrenir! Alice başta bu sıradan görünen adamla hiç anlaşamayacağını düşünsene, Victor onu haksız çıkartacaktır. 
Yönetmen Sophie Lellouche'nin ilk uzun metrajlı filmi olan yapımın baş rollerini güzel yıldız Alice Taglioni ve Patrick Bruel paylaşırken kadroda pek tabii ki Woody Allen da yer alıyor. 2012 yazında Avrupalı seyircilerle buluşan filme dair beklentiler yüksek, ilk yorumlar olumlu.
.....................................................................................................
SICAK PATATES
Yönetmen: Tim Lewinston
Yaşanmış gerçek bir hikayeden alınıp beyaz perdeye aktarılan filmde uranyum bulan iki kişinin hikayesi yer alıyor. Yaşanmış hikayelerden beyaz perdeye aktarılan ender komedi-dram filmlerinden biri olan sıcak patates oyuncu kadrosu ilede dikkat çekiyor.



......................................................................................


BİR EVLİLİĞ MAHVETMENİN 21 YOLU
Yönetmen:Johanna Vuoksenmaa
Bir Evliliği Mahvetmenin 21 Yolu izle, IMDb 6.3 puanlı 2013 Komedi filmleri konusunda ki filmin yönetmenliğini Johanna Vuoksenmaa üstlenirken Aku Hirviniemi, Armi Toivanen, Essi Hellén filmin başrollerindedir. 21 tapaa pilata avioliitto izle Bir Evliliği Mahvetmenin 21 Yolu Filmi full izle Eğer bir evliliği mahvetmek için 21 yol varsa, aşık olmak için de 21 yol vardır…Başrollerinde Armi Toivanen, Essi Hellen ve Aku Hirviniemi’yi izlediğimiz bu eğlenceli film, izleyiciyle buluştuğu yıl Finlandiya’da en çok hasılat yapan film olmuştu. Yönetmen koltuğunda ise, Johanna Vuoksenmaa oturuyor.




.........................................................................................................................

BİRDMAN
Bir dönemin 'Birdman' adlı süper kahraman filmleri serisiyle ünlenen oyuncusu Riggan, Broadway'de kendi yönettiği ve başrolünde yer aldığı bir oyunun son hazırlıklarını yapmaktadır. Ancak provalar esnasında oyunculardan biri beklenmedik bir biçimde yaralanır ve yerinin acil olarak doldurulması gerekir. Lesley ve onun en yakın arkadaşı olan Jake'in önerisiyle bir zamanların gözde yıldızı olan Mike Shiner ile anlaşılır. Riggan sahneye çıkma hazırlıkları yaparken en başta Mike Shiner ardından ise oyuncu olan sevgilisi Laura, kişisel asistanlığını yürüten kızı Sam ve mükemmeliyetçi eski karısı Sylvia baş etmek durumunda kalır. Riggan kendine yeniden prestij kazandırmasını beklediği bu oyunu, beklentilerin aksine olumlu tepkiler kazanması için elinden geleni yapacaktır.
Başrolde Micheal Keaton'ı seyredeceğimiz filmde ünlü aktöre Edward Norton, Naomi Watts, Zach Galifianakis, Andrea Riseborough ve Emma Stone eşlik ediyor. Kara komedi türündeki bu film, Paramparça Aşklar Köpekler (2000), 21 Gram (2003), Babil (2006), Biutiful (2010) gibi farklı yapımlarla karşımıza çıkmış olan Meksikalı sinemacı Alejandro G. Iñárritu'nun imzasını taşıyor.
.....................................................................................
KOŞ LOLA KOŞ
Yönetmen: Tom Twiker
Genç ve güzel bir kız olan Lola’nın sevgilisi, mafya için kuryelik yapmaktadır. Son işinde Lola (Franka Potente) onunla buluşmakta gecikince Manni (Moritz Bleibtreu) alması gereken 100.000 DM’lik parayı kaybeder. Mafyanın sevgilisini öldürmemesi için Lola’nın 20 dakika içinde o para çantasını bulması veya biryerden bu parayı temin etmesi gerekmektedir. Zamana karşı yarış başlamıştır...
Berlin’den sokak manzaraları ve techno müzik eşliğinde hızlı ve sürükleyici bir macera filmi olan Lola Rennt, pek çok film festivalinden ödüllerle dönmüş başarılı bir yapım.
....................................................................................
DİFRET CESARET
Yönetmen:
Afrika'nın Etiyopya ülkesinde geçen bir mücadele hikayesi. Yıl 1996. Hirut 14 yaşında bir genç kızdır. Onu geleneksel yöntemlerle bir adamla evlendirmek isterler fakat Hirut damat adayını reddeder. Bir gün okulundan evine yürürken, silahlı 7 adam tarafından kaçırılır. Bir kulübeye hapsedilen Hirut'a reddettiği adam tecavüz eder. Genç kız daha sonra bir şekilde adamın tüfeğini alarak onu öldürmeyi ve hapis tutulduğu yerden kaçmayı başarır. Bir yandan işlenen insanlık suçu açık açık ortadayken, bulunduğu kanunları daha çok Hirut'un adam öldürmek suçundan yargılanmasını öngörmektedir. Her şekilde Hirut evini terk etmek zorundadır. Davasını kadın avukat Meaza üstlenir. Önceleri genç kızı yanına alan Meaza, daha sonra onu şehirde bir yetimhaneye yerleştirir. Kırsal kesimde yetişen Hirut için bu zorlu bir süreç olacaktır.
........................................................................................
İTALYADA BİR ŞATO
Yönetmen: Valeria Bruni Tedeschi
Oyuncu: Louis Garrel, Valeria Bruni Tedeschi
Yapım: 2013, Fransa, 104 dk.
2013 senesinde Altın Palmiye'ye aday gösterilem filmi Valeria Bruni Tedeschi yönetti.

Fransız orta sınıfı bir aile yaşadıklarını evi satışa çıkarır. Bu sırada Louise, hasta kardeşi Ludovic'e bakarken, Nathan ile tanışacaktır.


........................................................................................................

BİR ZAMANLAR VERONİCA
Yönetmen : Marcelo Gomes

Brezilya'nın zorlu şehirlerinden Recife'de yaşayan yeni mezun doktor Veronica'nın hayata tutunma çabaları...Toronto, Venice ve !F İstanbul kapsamında izleyici karşısına çıkan filmin başrollerini Hermila Guedes, Maeve Jinkıngs ve Joao Miguel paylaşırken, yönetmen koltuğunda ise, senaryoyu da kaleme alan, Marcelo Gomes oturuyor.


...............................................................................................
AUGUSTİNE
Yönetmen : Alice Winocour

19. Yüzyılın önemli Fransız nörologlarından Jean-Martin Charcot ile mutfak görevlisi genç hastası Augustine arasındaki ilişki...Yönetmeni Alice Winocour'a Toronto ve Cannes Film Festivallerinden toplam 3 adaylık getiren filmin başrollerini, Vincent Lindon, Stephan Wojtowicz ve 'Her' filmine sesiyle hayat veren Stephanie Sokolinski 'Soko' paylaşıyorlar.

..........................................................................
KADIN VE DOKTORLAR
Yönetmen : Axelle Ropert
Paris'te doktorluk yapan iki kardeş Boris ve Dimitri, küçük bir hastalarının bekar annesi Judith'e aynı anda aşık olurlar. Cannes'dan 'Altın Kamera' adaylığı bulunan Axelle Ropert yönetimindeki filmde, yine Cannes ve Berlin Film Festivallerinden adaylıkları bulunan Cedric Kahn, Laurent Stocker ve Louise Bourgoin'ı izliyoruz.


..................................................................................

BLİND DATES  İLK RANDEVU
Yönetmen: Levan Koguashvili

İzleyiciyle ilk kez Toronto Film Festivali’nde buluşan bu sevimli trajikomedi, Tiflis’te yaşayan kırk yaşındaki bir öğretmenin öyküsü. Daha şimdiden başında saç kalmamış ve bu yaşta hâlâ ailesiyle yaşayan Sandro’nun aşk konusunda pek şansı olmadığı ortada. İnternette tanıştığı biriyle yaşadığı felaketin hemen ardından Sandro, tamamen rastlantı eseri, kuaför Manana ile tanışır. Manana, kalbini ilk görüşte fethedecektir, ancak evlidir ve kocası Tengo hapisten yeni çıkmaktadır. Yıllarca süren onca savaş ve yokluğa rağmen, Gürcistan’da bugün bile varlığını sürdüren sıcacık insani ilişkilerden yola çıkan İlk Randevu, tüm insanların samimiyet ve şefkate ne kadar çok ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.
...............................................................
TURİST
Yönetmen:Ruben Östlund
Tomas, karısı Ebba ve çocukları Vera ile Harry kış tatili için bir haftalığına Fransız Alplerine giden İsveçli bir ailedir. Lüks bir otele yerleşen aile tatilin ikinci gününde, öğle yemeği yedikleri esnada kontrollü bir çığ vakasıyla karşılaşırlar. Karlar yemek yedikleri restoranın üzerine doğru inerken Tomas anlık bir refleksle karısını ve çocuklarını ardında bırakıp kaçmaya başlar. Olay sona erip her şey normale döndükten sonra Tomas, Ebba'da yarattığı hayal kırıklığına tanık olur. Evliliğinin zorlu bir dönemeçte olduğunu fark eden Tomas, aile hiyerarşisindeki yerini tekrar kazanmaya çalışırken trajikomik anlar yaşanacaktır.
Senenin ses getiren yapıtlarından olan Turist'in senarist ve yönetmeni Ruben Östlund. Başlıca rolleri ise Johannes Kuhnke, Lisa Loven Kongsli ve Clara Wettergren paylaşıyor.
...............................................................................
RİO SENİ SEVİYORUM

Dünya şehirlerine adanan "Seni Seviyorum ... " başlıklı filmlerin yeni halkası olan "Rio, Eu Te Amo" 10 yönetmen tarafından çekilen 11 filmden oluşuyor. Dünyanın farklı ülkelerinden gelen yönetmenler her bir filmde Rio'nun başka bir semtini "aşk temasıyla" beyazperdeye taşıyor. Her semtin farklılığını ve karakteristiğini yansıtan bu kısa aşk öyküleri, kültürler arası bir köprü kurarak uçurumları da kapatmayı hedefliyor. Filmin oyuncu kadrosunda Harvey Keitel, John Turturro, Nadine Labaki, Rodrigo Santoro, Ryan Kwanten ve Vincent Cassel gibi isimler yer alıyor.
...............................................................................


FRANSIZ USULU BOŞANMA
Yönetmen : Dorothée Sebbagh
Daha kolay boşanacaklarını düşünerek Paris’e gitmeye karar veren Ariane ve Nino’nun planları hiç de umdukları gibi gitmeyecektir.Geraldine Nakache, Cannes ve Venedik gibi festivallerden ödüllü Kim Rossi Stuart ve Pascal Demolon’u izlediğimiz eğlenceli filmin yönetmen koltuğunda ise, senaryoyu da kaleme alan Dorothee Sebbagh oturuyor.


..........................................................................
BAŞKA BİR YERDE
Yönetmen: Sofia Coppola
Johnnie Marco (Stephen Dorff) gece hayatının hızı, kadınlar ve lüks bir yaşamla gününü gün eden bir Hollywood oyuncusudur. Dışarıdan imrenilecek bir hayat sürüyor gibi görünse de, aslında kendi içinde yalnız bir adamdır. Bir gün 11 yaşındaki kızı Cleo (Elle Fanning) babasına sürpriz bir ziyaret yapar ve bu hızlı hayatının değişmesine neden olur. Johnnie Cloe ile birlikte artık daha sağlam yere basar...
Bir Konuşabilse (Lost In Translation) filmi ile 2004 yılında En İyi Senaryo Oscarı'na uzanan Sofia Coppola'nın dördüncü filmi, gene modern zamanların yalnızlaştırdığı karakterleri beyazperdeye taşıyor. 2010 Venedik Film Festivali'nden Altın Aslan ile dönen film, Coppola'nın da çocukluk yıllarından yer yer izler taşıyor. 

Filmin başrollerini ise Bıçağın İki Yüzü (Blade) filminden tanıdığımız Stephen Dorff ve genç oyuncu Elle Fanning paylaşıyor..
.........................................................

Mr. BANKS MARY POPPİNS
Yönetmen: John Lee Hancock
Amerikalı sinemacı Walt Disney iki kızına Mary Poppins hakkında bir film yapmak için söz verir. İlk başta orijinal romanın yazarı P.L. Travers’dan izin alması gerekmektedir. 1961’de yazar Londra’dan Hollywood’a Disney projesini görüşmek için gelir. Fakat yüzleşemediği bazı acıları ve hesaplaşmaları vardır. California’da kaldığı süre boyunca Avusturalya’daki ailesinin geçmişte çektiği sıkıntıları anımsar. O sene kaybettiği babası Mr. Banks karakterine ilham kaynağı olmuştur. Travers ve Disney film için anlaşmaya varırlar ama Walt Disney’in de masaya getireceği şartlar vardır. 

Disney'in klasikler arasına girmiş filmi "Mary Poppins"in ortaya çıkış sürecini ve "kamera arkasını" ele alan filmin yönetmenliğini Pamuk Prenses ve Avcı filminin senaryosuna imza atmış olan John Lee Hancock üstleniyor. Senaryo ise Sue Smith ve Kelly Marcel ikilisine ait. Filmde Walt Disney'i ise Tom Hanks canlandırıyor.
..............................................................................
UMUDUN PEŞİNDE   PHILOMENA
Yönetmen : Stephen Frears

Oğlunu arayan bir kadının hikâyesi Dünyaca tanınmış bir politika yazarının dikkatini çeker. Oğlu küçük yaştayken kendisinden koparılan kadın yıllarca, bir manastırda yaşamaya zorlanmıştır ve şimdi oğlunu bulmaya kararlıdır… Martin Sixsmith (The Lost Child of Philomena Lee"/ Philomena Lee’nin Kayıp Çocuğu) adlı kitaptan Steve Coogan ve Jeff Pope tarafından uyarlanan filmin yönetmenliğini ise Stephen Frears üstleniyor. Yaşanmış bir hikayeyi anlatan filmin başrolünde ise ödüllü oyuncu Judi Dench yer alıyor.
.......................................................................

UNUTMA BENİ
Yönetmen: Richard Glatzer, Wash Westmoreland
Alice Howland, Columbia Üniversitesi'nde ünlü bir dilbilim profesörüdür. Bir gün doktor muayenesinde kendisine Alzheimer'ın başlangıç evresinde olduğu teşhisi konur. Alice'in hayatı artık eskisi gibi olmayacaktır. Geçirdiği hastalık, eşi ve üç çocuğuyla birlikte sürdüğü hayata yeni bir gözle bakmasını sağlayacaktır. İnsan ilişkilerini sorgularken öte yandan da en genç kızıyla olan ilişkisiyle de onu yeniden kazanmak için mücadele verir. Alice, uzmanlaştığı bölüm gereği hayatı boyunca yeni şeyler öğrenmektedir ve bu yüzden hastalığını başta kabullenmek istemez. Manhattan sokaklarında kayboluşuyla durumu kavramaya başlayan Alice, zamanla Alzheimer'la mücadele etmenin yollarını arayacaktır.
Filmin başrollerini Julianne Moore ile birlikte Kristen Stewart, Alec Baldwin ve Kate Bosworth paylaşıyor.
...........................................................

YUNAN İŞİ BİR PROBLEM
Yönetmen : Brigitte Rouan
Jo, oğullarıyla birlikte Yunanistan'a döndüğünde, bir zamanlar kendi kurduğu festivalin ekonomik kriz yüzünden iptal edildiğini öğrenir ve yıkılır.Cannes, Karlovy Vary ve Venedik gibi önemli festivallerden adaylıkları bulunan, Nicole Garcia'ya, Eric Caravaca ve Patrick Mille'in eşlik ettikleri bu eğlenceli yapımın yönetmen koltuğunda ise, Brigitte Rouan oturuyor.



......................................................................



İHANET
Yönetmen: Catherine Corsini
Suzanne eski işine geri dönmek üzereyken tanımadığı bir yabancıya aşık olur. 
Evli bir kadın olan Suzanne, kapısını çalan beklenmedik bir aşk için her şeyden vazgeçmeyi göze alır.



...............................................................................
LEVİATHAN
Yönetmen: Andrey Zvyagintsev

Barents Denizi’nin kente uzak kıyılarından birinde Nikolay, karısı Lilya ve oğlu Romka ile iyi kötü bir hayat sürdürmektedir. Yaşadığı evi ve çevresini ailesiyle birlikte, tırnaklarıyla kazıya kazıya kurmuş ve bugünlere gelmiştir. Fakat kentin belediye başkanı bölgeye yapılacak karlı bir eğlence yatırımı için Nikolay’ın arazisine göz dikmiştir. Rüşvet ve yolsuzluğun kol gezdiği resmi dairede, işi kılıfına uydurup aileyi mahkeme kararı ile evden attıracaktır. Nikolay son çare olarak askerlik arkadaşı olan Moskovalı avukat Dmitriy Seleznyov’dan yardım ister. Fakat Dmitriy’nin gelişiyle ailede hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Bol ödüllü yapımın yönetmenliğini Andrey Zvyagintsev üstlenirken, kadroda Aleksey Serebryakov, Elena Lyadova, Vladimir Vdovichenkov ve Roman Madyanov başı çeken isimler.
...................................................................
CASSANDRA'NIN RÜYASI
Yönetmen: Woody Allen

Para her türlü kılığa girerek insanların hayatlarında umulmadık sorunlara yol açabilir bazen. Hele ki borçlar söz konusuysa zaaflar ayyuka çıkabilir. İki kardeşin ciddi anlamda borçları vardır. Kendilerine bir çıkış yolu aradıkları sırada bir kaza sonucu bir kadın ile tanışırlar ve içlerinden biri kadına vurulur. Kadın, adamın zaafını kullanarak onu daha da beter işlerin içine sürükleyecektir. Kendilerini suç batağında bulan kardeşler düşmanlarla çevrili bir yaşama kayarlar dahası birbirlerine de düşmanlaşırlar. Woody Allen filmin galasını kimselere haber vermeden İspanya’da gerçekleştirmiştir.
...................................................................
İŞÇİ BAYRAMI LABOR DAY
Yönetmen: Jason Reitman

13 yaşındaki Henry Wheeler hem ergenliğin getirdiği ruhsal sorunlarla mücadele eder hem de evde asosyal hayat süren annesi Adele'ye bakmaya çalışır. Bir gün alışverişten dönerken yardıma muhtaç ama bir o kadar da korkutucu Frank Chambers ile karşılşırlar ve kısa sürede adamın kaçak bir suçlu olduğunu öğrenirler. Adam bir şekilde bu anne-oğlun yanına yerleşir ve İşçi Bayramı’na denk gelen bu hafta sonu ikisi içinde dönem noktası olur.

......................................................................



FRANSIZ KADINLARI
Yönetmen: Audrey Dana

Yönetmenliğini Audrey Dana’nın üstlendiği Fransız yapımı komedi filminin senaryosu ise yönetmenle birlikte Raphaëlle Desplechin’in kaleminden çıkmış. Filmin oyuncu kadrosunda ise Dana’nın yanı sıra Isabelle Adjani, Alice Belaïdi ve Laetitia Casta da yer alıyor.


..............................................



TUZ
Yönetmen : Diego Rougier

Western filmi çekmeyi kafasına koymuş bir yönetmen, senaryo yazmak için Şili'ye gider. Burada yaşayacağı maceralar, çekeceği filmden bile heyecanlı olacaktır.Başrollerini Fele Martinez, Patricio Contreras ve Sergio Hernandez'in paylaştıkları yapımın yönetmeni ise Diego Rougier.

.............................................................


VE BİZ BURADAYKEN
Yönetmen : Kat Coiro

İtalya'nın Ischia Adası'nda yazması gereken projeyi tamamlamaya çalışan Jane, genç bir adamla yakınlaşır. Fakat Jane başkasıyla evlidir.Güzel aktris Kate Bosworth'a, Jamie Blackley ve Iddo Goldberg'in eşlik ettikleri film, Locarno Film Festivali kapsamında da izleyicisiyle buluşmuştu. Kat Coiro'nun hem yazıp hem yönettiği yapım, kendisine Tribeca Film Festivali'nden adaylık da getirmişti


.......................................................................
Ocean’s 13
Yönetmen: Steven Soderbergh

Artık tanıdığımız ve sevilen ekip iş başında. Danny Ocean takımı ile birlikte yine macera peşinde. Tanınan en belirgin soyguncu çetelerinden biri haline gelen bu takım şimdi kendilerine ait kumarhanenin içinde yer alacak maceralar ile buluşacaktır. Soygun devam ederken artık kendi kumarhanelerini de kollamak zorundadırlar. Takımdan olan Rueben Tishkoff, gaddar kumarhaneci Willie Banks’ten yana sağlam bir kazık yemiştir. İntikam zamanıdır ve gündemde muhtelemen takımın hazırlanması gereken en büyük soygun olacaktır. Oyuncu kadrosunda Al Pacino’yu görmek ayrı bir keyif sunuyor
.........................................................
SİHİRLİ AY IŞIĞI
Yönetmen: Woody Allen
Usta illüzyonist Stanley, çocukluk arkadaşı Howard Burkan ısrarlarıyla Catledge ailesini malikanelerinde ziyaret etmeyi kabul eder. Asıl amacı, buraya annesiyle birlikte davet edilen genç medyum Sophie'yi gözlemlemektir. Zira hayatını, insanları sahte vaatlerle kandıran medyumların foyalarını ortaya çıkarmaya adamıştır. Bu nedenle kimliğini gizleyen ve kendini iş adamı olarak tanıtan Stanley, genç kadına yaklaşmak ve iddia ettiği medyumluk güçleriyle insanları kandırıp kandırmadığını anlamaktır. Ancak Sophie'nin güzelliği ve sevimli cazibesine kapılmamak Stanley için hiç de kolay olmayacaktır... 

Woody Allen'in yönetmenliğini üstlendiği film, Emma Stone ve Colin Firth'ün canlandırdığı iki karakterin arasındaki romantik ilişkiyi ele alıyor. 1920'lerin Güney Fransa'sında geçen hikaye, dönemin ruhunu, en çok da Caz Çağı'nı yaşatıyor.
.........................................................
Woody Allen: A Documentary
Yönetmen: Robert B. Weide
Ödüllü belgeselci Robert Weide iki yılı aşkın süredir usta yönetmen Woody Allen'ı izlemekteydi. Bu süreç boyunca Allen, hayatı ve iş yaşantısı üzerine açıkyüreklilikle konuştu ve bilindik özgün mizahını sergiledi. Ünlü sanatçının çocukluk günlerinden başlayarak, son işlerinden Midnight in Paris'e kadar süregelen hayatını mercek altına alan belgesel, özel hayattaki kişiliğinin yanısıra yazar, yönetmen, müzisyen ve aktör Allen'ı da beyazperdeye yansıtıyor. 

Lenny Bruce: Swear to Tell the Truth belgeseliyle Oscar'a aday gösterilen Robert Weide, televizyon dünyasının en ilham verici işlerinden olan Curb Your Enthusiasm serisinin yapımcılığını da yürütmüştü.
..................................................................
UZUN BOYLU ESMER ADAM
Yönetmen: Woody Allen
Yaşadığı hayattan ve karısı Helena'dan bunalan Alfie, onca yıllık hayat arkadaşını özgür ruhlu bir telekız olan Charmine için terk eder. Tüm hayatını mantık silsilesi içerisinde kurmuş olan Helena ise bu dakikadan sonra her şeyi boş verip, dolandırıcı bir falcının söylediklerini uygulamaya başlar. Bu çiftin kızı Sally ve onun kocası Roy'un ise çatırdayan evlilikleri onlarınkinden çok farklı değildir. İkisi de mutsuz olan bu ikiliden Sally sanat galerisi sahibi olan çekici patronu Greg'e aşık olurken, yazar kocası Roy ise umudu gizemli bakışlara sahip Dia adındaki bir kadında bulacaktır...

Woody Allen kamerasını yine çok sevdiği bir konuya çatlayan ailevi ilişkilere ve neresinden tutsanız elinizde kalacak ikili birlikteliklere çeviriyor. Senaryosu da yönetmene ait olan filmin başrollerini Anthony Hopkins, Gemma Jones, Freida Pinto, Antonio Banderas, Naomi Watts ve Josh Brolin paylaşıyor.
..............................................................
FASSBİNDER;TALEPSİZ SEVMEK
Yönetmen: Christian Braad Thomsen

Danimarkalı sinemacı Christian Braad Thomsen, Rainer Werner Fassbinder’in yakın arkadaşlarındandı. İlk defa 1969 yılında Fassbinder, Aşk Ölümden de Soğuktur’u Berlin’de gösterdiği ve yuhalandığı sırada tanışmışlardı. Braad Tomsen, 1970 yılında Fassbinder’le yaptığı uzun konuşmalar ve röportajları sonunda bir araya getiriyor ve bu nefis arşiv belgesel ortaya çıkıyor! Fassbinder’in annesi Lilo Pimpout’la yaptığı ses röportajlarını ve kült oyuncuları Irm Hermann ve Harry Baer’le olan güncel mülakatları da içine alarak kült yönetmenin pek bilmediğimiz, hayatının değişik dönemlerine ışık tutan oldukça samimi bir portresini çiziyor. Brad Thomsen’in anlatıcılığında Fassbinder’in düşünce akışına eşlik ederken, onu sadece çok sevdiği Hollywood filmlerinden bahsederken değil, aynı zamanda psikanalizden aşka, evlilikten çocuk sahibi olmaya ve tabii ki delilikle ilgili konuşurken de dinliyoruz.
..............................................................
1001 GRAM
Yönetmen: Bent Hamer

Norveçli bilim insanı Marie, Paris’te bir seminere katılır. Seminerin konusu oldukça ilginçtir zira bir kilogramın gerçek ağırlığı tartışılmaktadır. Marie şimdi kendi haayl kırıklıklarının, acılarının ve aşklarının terazide ne kadar çektiğini sorgulayacaktır… Norveç yapımı filmin yönetmenliğini ve senaristliğini Bent Hamer üstleniyor. Oyuncu kadrosunda Magne-Håvard Brekke, Per Christian Ellefsen ve Peter Hudson yer alıyor.
.....................................................................

ORMANIN ŞARKISI
Yönetmen: Michael Obert
Amerikalı Louis Samo'nun hayatı bir gün radyoda duyduğu bir şarkıdan sonra değişir. Samo bu ezginin peşine takılır ve kendini Afrika ormanlarında bulur. Ardından yaklaşık 1000 saatlik BaAka müziği kaydeder. Samo bir noktadan sonra BaAka topluluğunun içinde yaşamaya başlar. Samo'nun artık Samedi isminde bir oğlu vardır ve sözünü tutup onu Amerika'ya götürmeye karar verir ve bu yolculuk artık bu dünyaya ait olmadığını hissettiği bir deneyime dönüşecektir.
...................................................................

MAKUL DAVRANIŞ
Yönetmen: Desiree Akhavan
Amerika'da yaşayan bir İran göçmeni olan Shirin için böyle bir ailede biseksüel bir genç kadın olarak yaşamak bir hayli güçtür. Ailesine cinsel yönelimini henüz açıklayamamıştır, yakın zamanda yollarının ayrıldığı eski sevgilisi Maxine de bir türlü bu duruma anlam verememiştir. Ayrılığın üstesinden gelemeyen Shirin ise Maxine'i geri kazanmak için elinden geleni yapmaya kararlıdır.
Desiree Akhavan'ın ilk yönetmenlik deneyimi olan filmin başrollerinde kendisine Rebecca Henderson ve Scott Adsit eşlik ediyor.
...................................................................
POSTACININ BEYAZ GECELERİ
Yönetmen: Andrei Konchalovsky

Rus sinemasının suta yönetmenlerinden biri olan Andrei Konchalovky’nin son filmi, kendisinin Rus sinemasına muhteşem dönüşünü de müjdeliyor. Filmde, bilfiil kendilerini oynayan köylüler ve onların öyküleri anlatılıyor. Bu insanların yaşadıkları ilginç coğrafya, neredeyse diğer tüm insanlara ve medeniyetlere uzak, adeta dünyanın öbür ucunda, tamamen izole ve oraya ulaşmanın tek yolu da aradaki gölü tekneyle geçmek. Bu özelliğinden dolayu bu rüya gibi coğrafyada neredeyse her şey gerçeküstü bir hal almış. Dünyayı avucu içine alan benzerliğin tamamen dışında yer alan bu kapalı toplumun dış dünyayla tek bağlantısı, diğer bir deyişle köyün can damarı ise, postacı. Fakat postacının tutkun olduğu kadın köyü terk ederek kente taşınınca ve bunun üzerine bir de postacının teknesinin motoru çalınınca, köyün alışılageldik tüm düzeni aniden alt üst oluyor.
..............................................................

 VİCTORİA
Yönetmen: Sebastian Schipper
Berlin'e yeni taşınmış ve bu şehrin kurallarına göre yaşamayı öğrenmeye çalışan Victoria, Berlin'de bir gece kulübünde arkadaşlarıyla eğlenmekte olan Sonne ile tanışır ve aralarında hızlı bir çekim yaşanır. Ancak gece arkadaş grubunun ödemesi gereken eski borç nedeniyle bambaşka bir noktaya sürüklenir. Victoria Sonne ve arkadaşlarına yardım etmeye karar verir ve maceraya katılır. Ne var ki çılgın bir macera gibi başlayan bu olay, bir kabusa dönüşecektir.

2015 Uluslararası Berlin Film Festivali’nde En İyi Görüntü Yönetimi de dahil olmak üzere 3 ödülü birden kucaklayan film; tam 140 dakikalık tek bir plandan oluşuyor.  Sebastian Schipper'ın yönetmenliğini üstlendiği bu son derece önemli sinemasal deneyimin başrolleriniyse; Laia Costa, Frederick Lau ve Franz Rogowski gibi isimler paylaşıyor.
...............................................................
EİSENSTEİN MEKSİKADA
Yönetmen: Peter Greenaway

Ünlü yönetmen Peter Greenaway'in yeni filmi, efsanevi Rus yönetmen Sergei M. Eisenstein'ın 1930 yılında Meksika'nın Guanajuato şehrine yaptığı yolculuğu ve bitiremediği filminin hazırlıklarını ele alıyor. Eisenstein'a Elmer Bäck hayat verirken Stelio Savante ve Lisa Owen ona eşlik eden isimler.


..........................................................................
NOT DEFTERİ (Le Grand Cahier - A Nagy Füzet)
Yönetmen : Janos Szasz

Agota Kristof’un “Büyük Defter / Kanıt / Üçüncü Yalan” üçlemesi nin ilk kitabı olan Büyük defterin sinema uyarlaması.Yabancı Dilde En İyi Film dalında, Macaristan'ın resmi aday adayı olan filmin başrollerini Andras Gyemant,Laszlo Gyemant ve Gyongyver Bognar paylaşıyor...İkinci Dünya Savaşı esnasında Macaristan - Almanya sınırındaki bir köyde yaşayan iki kardeşin başından geçenler.
..........................................................................
100 YAŞINDA CAMDAN ATLAYIP KAYBOLAN ADAM



Maceralarla geçen uzun bir yaşamın ardından Allan kendini bir huzurevinde bulmuştur ve bu tesisin artık hayattaki son durağı olduğuna inanmaktadır. Tek sorun, sağlığının onu terk etmeyi reddetmesidir. 
Sonunda bir gün 100 yaşına basar. Herkes onu huzurevinin büyük salonundaki kutlamada beklemektedir: Belediye başkanı, basın ve tesisin tüm çalışanları. Fakat Allan bu törene katılmayı istemez. Bir karar verir: Camdan atlayacak ve...
..................................................................
SİLS MARİA
Yönetmen:Olivier Assayas
Sahne sanatçısı olan Maria, kariyerindeki başarıyı olgun bir lezbiyenin genç partner olarak oynadığı rolle yakalamıştır. Yıllar sonra aynı oyunda bu kez ortayaşlı olan aşığı oynayacaktır. Ve oyunda kendi gençliğini gördüğü rol arkadaşı Jo-Ann ile tanışır. Yaşını almış ve olgunlaşmış bir yıldızla, genç ve kibirli bir oyuncunun arasında bir gerginlik oluşur. Maria bir yandan da onun yerine telefon ve mesajlara cevap veren asistanı Valerie'den gün boyu destek almaktadır. Birlikte İsviçre Alplerinde sessiz sakin zaman geçirirlerken, Maria ünlü olmakla mahremiyeti, kariyeriyle özel hayatı arasındaki bağlantıyı ve açmazları sorgulamaya başlar. Öte yandan da ilerleyen yaşının mesleğiyle ilgili sıkıntılarını algılamaya ve onlarla başa çıkmaya çalışır. Ve bir gün, fırtına öncesi bulutu Sils Maria vadiyi sarar. Yönetmenliğini ve senaristliğini Olivier Assayas’ın üstlendiği filmin başrolünde deneyimli oyuncu  Juliette Binoche yer alırken, kendisine genç oyuncular Chloë Grace Moretz ve Kristen Stewart eşlik ediyor.

...................................................................
BÜYÜK İSKENDER
Yönetmen: Oliver Stone
Makedonya Kralı Büyük İskender, tarihte adı en büyük güce sahip komutanlarda biri olarak geçer. Askerlerini Pers İmparatoru’nun üzerine sürer ve onları sekiz yıl gibi bir süre içerisinde ortadan kaldırır. Yerine de büyük bir imparatorluk kurar. Cesareti, yönetme becerisi, ordularına hakimiyeti üzerine hakkında birçok hikayeler anlatılmaktadır. Bu film ise onun, hem hırslarını hem de aşk yaşamındaki duruşunu mercek altına alarak izleyicisi ile buluşturuyor bu büyük kahramanı. Başrolde Colin Farrell olması da ayrı bir tad.
..................................................................
MİSS VİOLENCE  ŞİDDET GÜZELİ
Yönetmen:Alexandros Avranas           
Henüz 11. yaş gününü kutlayan Angeliki, doğum gününde ailesiyle yaşadığı evin balkonundan kendisini aşağıya bırakır. Üstelik yüzünde kocaman bir tebessüm vardır. Yetkili kurumlara göre apaçık bir intihar olarak görülen bu vakaya dair soruşturma açılır ama aile yaşanan bu talihsiz olayın kaza olduğu konusunda ısrar edecek, bunun dışındaki tüm ihtimallere karşı sessiz kalacak ve hayatlarına kaldıkları yerden devam edecektir. Venedik Film Festlivali'nde Gümüş Ayı kazanan Yunanistan yapımı filmin yönetmenliğini Alexandros Avranas üstleniyor. 
..................................................................

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder